PİYANO - FİLM MÜZİĞİ

Bugünkü yolculuğumuza, 19. Yüzyıl Yeni Zelanda’sından başlıyoruz...

Ada, kızı Flora ve piyanosuyla beraber, Yeni Zelanda’ya gitmek üzere İskoçya’dan yola çıkmıştır. Bu yolculuğun nedeni, babasının, Ada için planlamış olduğu evliliktir. Ada dilsizdir ve iletişimini işaret diliyle anlaştığı kızı ve ona sessizliğini unutturan piyanosu üzerinden kurmaktadır. Piyano, Ada’nın kendi sesi olmuştur adeta. Ada’nın evinden Yeni Zelanda sahiline kadar bin bir güçlükle yanında getirdiği piyano, kocası Steward’ın kararıyla orman içindeki evlerine kadar taşınmaz ve sahilde kaderine terk edilir. Bu talihsiz karar, çiftin ilişkisini daha ilk günden zedeler. Piyanosundan koparılmış Ada ve onun bir uzvu gibi duran piyanonun sahilde bırakılmışlığı iç burkucudur...  

Steward’a Yeni Zelanda yerlileriyle anlaşması için hizmet veren George da bu olaya şahit olmuştur. Piyanonun Ada için önemini çok çabuk kavrayan George, Steward ile bir anlaşma yaparak piyanoyu satın almak istediğini söyler, tek şartı Ada’nın kendisine piyano dersi vermesidir. Ders vermek üzere George’un evine giden Ada, onun piyanoyu alış nedenini öğrenir. George, Ada’yı piyano çalarken dinlemek ve onunla da bir anlaşma yapmak  istemektedir. Aralarındaki anlaşmaya göre Ada, her piyano çalışında bir siyah tuş hak edecek, tüm siyah tuşlar tamamlandığında piyanosunu geri alabilecektir. Zaman içerisinde George’un talepleri artarak cinsellik içermeye başlayacak, siyah tuşlar üzerinden yürütülen pazarlıklar, ikilinin yakınlaşmasına ve tutkuyla bağlanmasına yol açacaktır...

1993 yapımı ‘Piyano’ filminin hikayesinden kısa bir bölümdü aktardığım. Filmde Ada’yı Holly Hunter, George’u Harvey Keitel, Steward’ı Sam Neill, Flora’yı o zamanlar 11 yaşında olan Anna Paquin canlandırmış ve film, en iyi özgün senaryo, en iyi kadın oyuncu (Holly Hunter) ve en iyi yardımcı kadın oyuncu (Anna Paquin) Akademi Ödüllerini almıştır. Pek çok önemli ödülle anılan filmin Michael Nyman tarafından bestelenen müziği, Bafta ve Altın Küre gibi prestijli ödüllere aday gösterilmiş, ‘The Piano’ albümü, kısa zamanda 3 milyon adetten fazla satış yaparak, İngiliz besteci Nyman’ın popüleritesini artırmıştır.

Bugün 70 yaşında olan Nyman, film müziği bestecisi olmasının yanısıra, kendi adını taşıyan orkestranın şefi ve piyanisti, besteci, yazar, müzikolog, fotoğrafçı ve film yapımcısıdır. Zaman zaman sitem etse de O, 30 yılı aşkın süredir ürettiği film müzikleriyle anılan ve tanınan bir isimdir. En duygusal çalışması olarak bilinen ‘The Piano - The heart asks pleasure first’, Nyman’ın akıllara neden bu film müziği ile kazınmış olduğunu anlaşılır kılmaktadır...

www.youtube.com/watch?v=0dPS-EHl-FE