Sarabande, 16. Yüzyıl'da Orta Amerika'da ortaya çıkmış, başlangıçta müstehcen bulunarak yasaklandığı halde sonradan özellikle İspanyol kolonilerinde popüler olmuş bir danstır. Barok dönemin bazı bestecileri onu müziklerine adapte etmişler ve süitlerinin* bir bölümünü böyle adlandırmışlardır. George Frideric Handel’in klavye için bestelediği süitin 4. bölümü olan ‘Sarabande’, bestecinin henüz 20 yaşındayken yarattığı bir eserdir. Hemen akla düşen, tanınan eserlerinden biri değildir kuşkusuz. Üstü kapalı olarak beklemiştir yıllarca, ta ki başka bir yaratıcı onu bizlere ulaştırıncaya kadar. Buna vesile olan, 1975 yılında çektiği ‘Barry Lyndon’ adlı filmin tema müziği olarak ‘Sarabande’yi seçen Stanley Kubrick’dir.
Film, İrlandalı genç Redmond Barry’nin savaşlara katıldıktan sonra soylular arasına girmesini, dul, soylu ve zengin Bayan Lyndon’la evlenerek servete kavuşmasını ve kendisini bu noktaya taşıyan kişilik özelliklerinin sonucu olarak, tekrar sefalete düşmesini anlatır. Barry Lyndon rolünü Ryan O’Neal oynamıştır. Filmin müzikleri, klasik müziğe tutkulu Kubrick ve Leonard Rosenman tarafından titizlikle seçilmiş ve bu çaba filme, En İyi Film Müziği Akademi Ödülü'nü getirmiştir.
Çok hafif bir tonda duyarsınız ‘Sarabande’yi, dramatik bir olayın habercisi olarak giriş yapar filme. Derken, tüm benliğinizle algılarsınız müziği, olayın sonuna kadar eşlik eder, bittiğinde, siz de başka bir eşiktesinizdir artık.
Sarabande, salt hüznü çağrıştırır dersem, eksik söylemiş olurum. Geleceğe yönelik umutları da yeşerten bir müziktir bana göre.
Eserin yaratıcısı Handel, çok küçük yaşlardan itibaren müziğe ilgi ve yetenek göstermiş, 21 yaşına geldiğinde üne kavuşmuştur. Kısa bir süre sonra Londra’ya yerleşmiş, vatandaşlığına geçtiği İngiltere’den bir daha ayrılmamıştır. 1759 yılında, 74 yaşında vefat eden besteciye hem Alman hem de İngiliz halkı sahip çıkmıştır. Bestecinin özel hayatına yönelik bilgiler oldukça sınırlıdır. Aksi ve patavatsız biri olduğu, provalarda ani patlamalar yaşadığında müzisyenlerine peruk, nota defteri, bazen de sandalye fırlattığı rivayet edilir. Bununla birlikte, çok duygusal ve içten biri olarak tarif edilmektedir ki, duygu yüklü ve tutkulu eserler böyle bir kişiliğin ürünü olmalıdır.
Eserin yaratıcısı Handel, çok küçük yaşlardan itibaren müziğe ilgi ve yetenek göstermiş, 21 yaşına geldiğinde üne kavuşmuştur. Kısa bir süre sonra Londra’ya yerleşmiş, vatandaşlığına geçtiği İngiltere’den bir daha ayrılmamıştır. 1759 yılında, 74 yaşında vefat eden besteciye hem Alman hem de İngiliz halkı sahip çıkmıştır. Bestecinin özel hayatına yönelik bilgiler oldukça sınırlıdır. Aksi ve patavatsız biri olduğu, provalarda ani patlamalar yaşadığında müzisyenlerine peruk, nota defteri, bazen de sandalye fırlattığı rivayet edilir. Bununla birlikte, çok duygusal ve içten biri olarak tarif edilmektedir ki, duygu yüklü ve tutkulu eserler böyle bir kişiliğin ürünü olmalıdır.
Notalara yolculuğumuzda barok dönemi ilk defa ziyaret ediyoruz ve ‘Sarabande’ bu dönemdeki nadir duraklarımızdan biri olacak.
‘Bütün güzel müzikler, peruklu meruklu kişiler tarafından çoktan yazıldı.’
Frank Zappa
ABD'li gitarist, şarkıcı, besteci
* Anlamlarına, Klasik Müzik Terimleri sayfasında yer verilmiştir. (Arşiv: Ekim 2013)
www.youtube.com/watch?v=JSAd3NpDi6Q
Sanırım yakında Strauss'a da bir giriş yaparsın. Hayat rutini içinde hüzüne bu kadar yer vermesek daha iyi olur diye düşünüyorum.
YanıtlaSilŞükürler olsun bu sayfayı arıyordum teşekkür ederim.
YanıtlaSil